bugün

entry'ler (309)

neden hayır

kasetçi genel başkan hayır dediği için;

medeniyette bize tur bindirmiş avrupalı büyüklerimiz hayır dediği için;

bu ülkede barışın yegane temsilcisi hdp hayır dediği için;

kısa süreli hükümet değişikliklerinden mütevillit erken seçimlere hasret kaldığımız için;

hükümet kuracak çoğunluğu elde etti diye bu ülkede iktidar olduğunu sananlara, bu ülkenin asıl sahiplerini hatırlatacak vesayet sisteminin varlığı için,

ne kadar cahil cühela, göbeğini kaşıyan, koyun varsa hepsi evet dediği için;

hayır.

15 temmuzdaki 248 şehidin hesabını soracağım

''bu ülkede darbe olursa tankın önüne ilk ben çıkarım'' diyen ve darbe sonrası kirişi kıran genel müdür iddiası.

atatürk ü sevmek zorunda mıyız

ilkokulda:
atatürk yoktu
düşman çoktu
atatürk geldi
düşmanı yendi
şeklinde şiirleri oluşturan ideolojinin yetiştirdiği kişilerin son derece rahatsız olduğu sorudur. milli mücadelenin lideri olarak gördükleri atatürkü bu kadar yüceltirlerken atatürkün yol arkadaşları hakkında en ufak bir minnet duygusu içeren söz söyleyememeleri de yetiştirildikleri ideolojinin bir sonucudur. hakimlik vasfı olmamasına rağmen istiklal mahkemesi eliyle 3 alilerin yapıltıklarına karşı insani bir duruş sergileyip ''yanlıştı'' diyebilmelerinin önündeki en büyük engel, hatta ''vatan hainlerini astılar iyi yaptılar lan'' zırvaları, zihinlerine daha çocukken kazınmış ''yurdu düşmandan odur koruyan odur yeniden türklüğü kuran'' öğretileridir.

onlara göre atatürk sayesinde özgürler, bu özgürlüklerini kendileri gibi düşünmeyenlere ana, avrat, bacı dümdüz giderek kullanmaları en büyük hazları. ''atatürk olmasaydı anana ingilizler şunu yapardı'' yargısıyla farkında olmadan annelik kavramına kutsallık atfederler, farkında olmadan diyorum çünkü onlara göre gerçekten annelik bu kadar kutsal olsaydı, kendileri gibi düşünmeyenlerin annelerine karşı bu kadar aşağılık sözler söyleyerek aşağılık duruma düşmezlerdi.

siz bırakın başkasının atatürkü sevmek zorunda olup olmadığı ile ilgilenmeyi gidin önce insan olmak zorunda olduğunuzu öğrenin, ya da ne bileyim taklidini yapabilme eğitimi falan alın.

türk birliği

savunucularının orta asyalı bir türk ile tanışmadigini düşünüyorum zira bir türkmene bir kırgıza bir azeriye türk birliği derseniz sizi hiçbir şekilde ciddiye almazlar, ne acıdır ki hepsinin en çok sevdiği ülke rusyadır.

ufuk deniz asci

selçuk üniversitesi türk dili ve edebiyatı bölümü öğretim üyesi. öğrenciye laf çakmaktan haz duyan, dünyadaki her haltı biliyor havasinda bir şahsiyet. allah ogrencilerine sabır versin.

hayat kadınları vs manukyanın evlatları

bir dönem şükrü saracoğlunda galatasaray maçı öncesi açılan ''manukyanın evlatları baba ocağına hoş geldiniz'' pankartını hatırlatır bana yani şöyle de olabilirdi başlık: manukyanın evlatları vs hayat kadını.

galatasaray ın onurlu duruşuyla gurur duymak

ortada onurlu bir duruş yok ki neyi ile gurur duyuyarlar anlamıyorum. bu duruşun onurla falan hiçbir alakası yoktur, bu takımın içinde bulunduğu hal tamamen fenerbahçe hazımsızlığı ile alakalıdır, temiz futbol mesajınızı sevsinler koçlarım benim siz misinz temiz olan, onurlu olan. kendi pisliğini örtmek için başka bir pisliği hedef göstermekten başka bir şey değil yaptığınız. eğer gerçekten onurlu iseniz çıkıp aslanlar(!) gibi biz de şu haltları yedik ama bundan sonrası için temiz bir düzen kurulsun dersiniz. neymiş efendim federasyon fenerbahçeyi kurtarmak için elinden geleni yapıyormuş. bu federasyonun fenerbahçeye verdiği en büyük zarar, fenerbahçe yönetimi bizzat bizi düşürün demesine rağmen fenerbahçeyi küme düşürmemek olmuştur. bu sayede fenerbahçe hedef tahtasındaki yerini alırken sözde onurlu bazı takımlara da yapacağı kıyağı yapmakta federasyon. neden mi bahsediyorum? bu yıl fenerbahçe haftasonu toplam beş maç yaparken hangi takımlar hafta sonu oniki maç yapmış bi bakın bakalım, ve bu takım onurlu bir duruş sergileyip arakadaş bu bizim en büyük rakibimiz olsa da eşit şartlarda mücalade etmek isteriz diyerek tepkisini koymuş mu bi de buna bakın.

qhalqher

dokuzuncu nesil yazar, hoş gelmiştir.

boğulmaktan kurtardığı kıza tecavüz edenler

ülkenin birinde yaşlı bir adama sormuşlar ''kurtarıcımızı seviyor musun?'' düşünmeden cevap vermiş ihtiyar ''hayır.'' bu cevabı alanlar şaşkın ''nasıl olur bizi o kurtarmadı mı, bugünlere onun sayesinde gelmedik mi?'' yaşlı adam: ''onun geirdiği su yaptığı pisliği götürmeye yetmez''

yazarlarin cinsel tercihleri

bunca yazarın cinsel eğilimi nedir bilmek mümkün değil, hatta konunun uzmanı değilken bu konu ile ilgilenmek de son derece abes olsa gerek, kime ne milletin tercihinden. yanlız açılan başlıklıkların büyük bir çoğunluğunu cinsellik başlığında toplamak mümkün olunca yazarların cinselliğe son derece düşkün olduğu anlaşılıyor.

fenerasyon

ben bu fenerbahçe hazımsızlığını harbiden anlayabilmiş değilim. şu memlekette vicdan sahibi hangi taraftar lig tarihinde benim takımım şikeye bulaşmamıştır diyebilir ya da bunu samimi bir şekilde inanarak söyleyebilecek bir tane taraftar var mıdır? bu ülkenin federasyon başkanı ile zirve yapan kulup başkanları varken fenerbahçe şikecidir, suat eli ile gol atar ertesi gün unutulur anelka eli ile gol atar yıllar geçer ama hala konuşulur; galatasaray sezonu yedi sekiz penaltı ile tamamlar ama aynı sezon fenerbahçe bir tane penaltı kullanmaz yine de federasyon fenerbahçeye her türlü kıyağı geçiyordur(!); galatasaray fenerbahçe derbisinde önder turacının taç çizgisine yakın olduğu bölge pet şişeler ile doldurulur sahaya rakı şişesi atılır bu hadiseler konuşulmaz ama fenerbahçe galatasaray derbisinde keitanın kafasını ıska geçen nesneden dolayı fenerbahçe taraftarı çirkef ilan edilir.

bu ülkede dört büyük taraftar grubundan hiçbir taraftar benim takımım bugüne kadar yüzde yüz temiz futbol oynadı diyemez bugün fenerbahçenin hedef tahtasına oturtulmasının asıl nedeni fenerbahçe hazımsızlığıdır, ve güzide ülkemde taraftarı olsun ya da olmasın futbol ile ilgilenenlerin hemen hepsinin öncelikli konusu fenerbahçedir, bir gün herkes fenerbahçeli olacak argümanı da burda yerini buluyor işte dikkat ederseniz sılogan birgün herkes fenerbahçe taraftarı olacak şeklinde değil, insanlar kendi takımından daha çok fenerbahçe ile ilgilenir, bakın kimse kendi takımının yediği hurmalarla ilgilenmiyor bile, varsa yoksa fenerbahçe.

mutlu olmanın yolları

sahip olduklarına sevinmek sahip olamadıklarını ise hiç düşünmemek.

osmanlının türkçe tutumu

osmanlının türkçe'ye karşı tutumu hakkında haddinden fazla olumsuz eleştiri var, bunlardan en başta geleni ise osmanlının türkçeye sahip çıkmadığıdır. buna örnek olarak osmanlı döneminde yazılanların bugün anlaşılmıyor olması şeklinde bir yargı ileri sürülür. halbuki durumun iddia edildiği gibi olmadığını anlamak için dil bilimci olmaya gerek yoktur. osmanlı döneminde yazılıp anlaşılamayan eserler yoktur demek saçma olur ancak sadece süleyman çelebinin mevlid adlı eseri dahi türkçenin sanıldığı gibi hor görülmediğini örnek olarak göstermeye yeter.

bende elemana dedim ki

popüler olmak için insanların inançları ile alay etmeyi benimsemiş yazarımsı. o ''de'' nin ayrı yazıldığını öğrenmeden popülerlik senin neyine demekten de kendimi alamadım.

hristiyanlığın daha cool bir din olması

inanç ile dalga geçme dangalaklığını kendine şiar edinmiş beyinden mahrum zavallı uyduruğu, nasıl bir insan birilerinin inancını hafife almak uğruna milyonları aşağılamaya kalkar ki sorusunun cevabını burada öğreniyoruz. anasının, kendisini doğurmadığı sıçtığı bir insanın müslümanlara saygı göstermesini bırakın islamiyet domalma dinidir demesi normaldir, çünkü anormallik daha doğarken başına dert olmuştur.

manukyanın evlatları

ermeni soykırımı diye bir şeyin olmadığının en bariz kanıtı olan veletlerdir, bu veletler * çıkıp bu ülkede hepimiz ermeniyiz diyebiliyor, bunların mı soyu kırılmış?

konya daki kafelere getirilen yasaklar

özellikle zaferdeki kafelerin yaptığı gürültü kirliliğini göz önünde bulundurunca insanı bir parça mutlu eden yasaklardır.

sadaeke

uzun uzun zaman önceydi, selçuk üniversitesi ve selçuk üniversitesi akademisyeleri için ''bir dönem konya'da yaşamış olmam dışında selçuk üniversitesi'yle ilgim yoktur. kaybedenlerin için açılmış "üniversiteler"le ilgilenmiyorum. lisans, yüksek lisans, doktora v.s. orada vermiş kimseleri de umursamıyorum.'' şeklinde bir cümle kurmuş, daha sonra kendi görüşünü kanıtlamak için bana selçuk üniversitesinden bir tarih profesörünün söylediklerini örnek göstermiş, unutkan bir yazar.

26 ağustos 2010 fc karpaty lviv galatasaray maçı

aydına küfür edenlere girsin.

26 ağustos 2010 fenerbahçe paok fc maçı

selçuktan gol bekledigimiz maçtır.